21 Ekim 2014 Salı




Volvo S60 D2

 Bence Volvo S60 da yolların performans/konfor/fiyat/performans/güvenlik/tasarım gibi özellikleri en iyi dengelenmiş otomobili.

Volvo farklı olmayı sedan araçta spor otomobil görünümü sunan ve bunu güvenle birleştirebilen bir marka Tasarımla başlayalım…

Tasarım
Volvo 87 yıllık tarihinin en dinamik ve şık serisini üretirken kendisini marka haline getiren temel özelliklerinden vazgeçmemiş. Güvenlik noktasında her segmentte lider olan marka bu özelliğini sürdürürken en dinamik ve akıcı tasarımlarıyla da modern çağı yakaladı. Tasarımcısı Örjan Sterner en azından yandan bakıldığında bize C70′i hatırlatan coupe benzeri bir sedan sunuyor.  Volvo bu noktada 4.7metrelik uzunluğu, 1.9metrelik genişliği ile Ford Mondeo ve BMW 3 serisi sedanla benzer. Dolayısıyla bulunduğu segment içinde öncü olmuş durumda.

İsveçlilere göre tasarım görüntüye değil, yaya güvenliğine de hitap ediyor. Bu yüzden sert ve akıcı karakter kaybedilmeden sivrilikler ve keskinlikler yuvarlanmış ve görsel ilüzyon kaybedilmeden daha yumuşak hale getirilmiş. Arabanın arkasına kadar uzanan C sütunları coupe yanılgısını ya da daha doğrusu algısını yaratan temel çizgileri oluşturuyor. İsterseniz R-Design bodykit ile daha kaslı bir S60′ınız da olabilir elbette. Led gündüz farları S60′ın geçirdiği makyajın en dikkat çekici detayı diyebiliriz. Kesinlikle harika görünüyorlar. Bu gündüz farları S60′ı aynı Audi’ler ve yeni jenerasyon Mercedes’ler gibi daha ‘farkedilir’ kılmış. Büyük dikiz aynaları kör nokta uyarı sistemine (BLIS) fazla iş bırakmadan yeterli görüş sağlarken, iyi konumlanmış A sütünları da görüş alanınızı maksimumda tutuyor. Volvo’nun yenilikçi ve öncü güvenlik özellikleri ise başka bir bütün yazının konusu olabilecek kadar uzun. Yine de kısaca özet geçecek olursak maksimum sayıda airbag ve EuroNCAP’ten tam puan alan  S60 tam olarak içerisindekileri koruyor. Ayrıca adaptif sürüş kontorolü, şerit takip ve ikaz sistemi, kör nokta kontrolü, şehir için güvenlik asistanı ile kaza yapmanız neredeyse imkansız.Videoda makyajlanan şasinin detaylarını net bir biçimde görmek mümkün.





İç Mekan

Volvo'ya göre arabanın iç tasarımı tüm arabalar için en önemli bölüm. Volvo’da bu konuda pek çok rakibinin karmşık bir sürü düğme ve elektronik kontrolle yaptığını çok daha ergonomik ve teknolojik olarak çok başarılı. Diğer modellerdeki gibi orta konsol tasarımı ve teması değiştirilebilen kadran tüm modellerdekiyle aynı. orta konsol krom çizgilerle çevrelenmiş. Büyük ve anlaşılır klima, navigasyon, güvenlik kontrolü sistemleri, 7″ geniş ve anlaşılır, yazılımsal ve görsel arayüzü de son derece başarılı LCD ekran… Her şey tamam gibi. Deri kaplı koltuklar da özellikle yanal desteği biraz az da olsa başarılı. Özellikle uzun yolculuklarda. Direksiyon sizin boyutlarınız ne olursa olsun uygun sürüş pozisyonunu bulabilmeniz için çok geniş bir aralıkta ayarlanabiliyor. Oldukça ferah bir hissiyat sunan arka bölümde de diz ve baş mesafesi yeterli. Evet çok da salon salomanje değil ama gayet yeterli. Ön koltuğun önündeki bayıldığımız cepler aynen devam. Klasik olarak ön konsolon arkası da boş ve ıvır zıvırlar için görseli bozmadan harika bir alan sağlıyor. 380 litrelik bagay kapasitesi ve yükleme açısıdan yeterli olsa da genişliği sınıfındaki diğer araçlara göre küçük geldi bana.


Performans

Dizel motor altı ileri power shiftli şanzıman ile birleştiğinde çok iyi performans vermiyor. 115 beygir gücüne sahip ve 270 nm maksimum tork değerine sahip motor turboyu biraz da geç açıyor oda kalkışlarda sorun gibi ama yeterli şehir ve şehir dışı performansını elbette sunuyor. Eğer yakıt tüketimini biraz göz ardı edip Sport modunda keyif almak mümkün. Her ne kadar Powershift şanzıman yumuşak vites geçişleri sağlasa da, direksiyonun arkasındaki F1 kulakçıklar yararlı olmuş. Fabrika verisi 190km/s hız değerini rahatça aşabildiğimiz S60 yakıt tüketimde fabrika verilerini tutturmakta zorlanıyor. 100 km de 6.7lik değere ulaşıyoruz. Depo 67 litre.1635 kg ağırlığındaki bir sedan için son derece makul performans ve yakıt tüketim değerlerine sahip diyebiliriz. Volvo yenilenen S60′ta da istisna yapmıyor, en yüksek süratteki panik frenlerde bile yeterli mesafede ve çizgisini bozmadan duruyor.


Sürüş ve Gövde Kontrolü

Süspansiyon ayarı gayet dengeli ve rahat, belki birazcık sert ama iç mekanda önemli bir rahatsızlık yaratmıyor.18″ alüminyum jantlar ve geniş ölçülü lastikler de her ne kadar bozuk asfalt yollarımızda rahatsızlığı arttırsa da yol tutuş ve gövde kontrolünde önemli rol oynuyorlar. Her şey iyi görünüyor nihayetinde bir Volvo’dan söz ediyoruz. Yol tutuşu son derece başarılı ve özellikle V40′ta ki önden kopmalar S60′ta yok denecek kadar az. Gövde kontrolü de ani yön değişimlerinde gayet dengeli. Dolayısı ile sportifliğe son yüzyılda çok daha fazla yatırım yapan ve pek çok efsane spor otomobile sahip olan rakipleri Mercedes ve BMW’nin aynı sınıf arabalarından daha ağır kalması bu noktada normal. Günün sonunda ne kadar tarihinin en dinamik arabasını da üretmiş olsa Volvo’dan bahsediyoruz. Genler ne olursa olsun değişmiyor. İyi ki de değişmiyor. Volvo size ondan beklediğinizi veriyor. Geri kalan değerlendirme yalnızca kişisel.
  



0 yorum :

Yorum Gönder